2 Ekim 2013 Çarşamba

Hamsi (Clupeiformes Engraulidae - Engraulis encrasicholus) Nasıl Avlanır?, Hamsi Balığı ve Av Bilgileri



HAMSİ

Clupeiformes Engraulidae

Engraulis encrasicholus


Ülkemizde ticari amaçla avlanan balıkların başındahamsigelir. Batı ve Doğu Karadeniz'in tütünü, çayı, fındığı ne kadar ünlüyse hamsisi de o denli isim yapmış, folkloruna ve günlük yaşamına girmiştir. "Hamsiyi koydum tavaya" diye türküleri söylenmiş, fındık ağaçlarının dibinde gübre olmuş, mutfaklarında sayısız yemekleri yapılmıştır.HamsiKaradeniz insanının yaşamının bir parçasıdır. Ekim ortasından nisana kadar küçüğü, büyüğü bu balığa çalışır, takımına girer, denize açılır, ağını diker, kasalanmasına yardım eder, sıra sıra dizilmiş "manavların kamyonlarına taşır, satışını yapar, nasibini alır.

Geçici pelajik balıklardan olanhamsiEngraulidae familyasındandır. Bilimsel adı Engraulis encrasicholus'tur. Füze biçimindeki gövdesi büyük ve parlak pullarla kaplıdır. Bu pullar deriye iyice intibak etmediği için kolaylıkla dökülür. Üst çenesi alt çenesine oranla daha büyük olup ağzı geniştir. Çenelerinde çok yumuşak kadife dişler mevcuttur. Sırtı mavi, yeşilimsi ve lacivert renkte olup yan tarafları gümüşi, karnı beyazdır. Kuyruk yüzgecini ve gövdesini oynatmak suretiyle süratle hareket edebilir.Hamsisürü halinde dolaşan korkak bir balıktır, ağzını açarak suda öne doğru yüzer. Yumurtadan henüz çıkmış balık yavruları ve planktonları yer, bunların dışında avlayabileceği başka yemi yoktur. Buna karşılık uskumru, torik, kofana, orkinos, mersin balığı, köpekbalığı ve yunuslara; su üstünde kabardıklarında martı, karabatak gibi deniz kuşlarına yem olurlar. Kendilerine saldıran iri balığın karşısında sürü halinde bir araya toplanıp öbek teşkil eder ve pul bırakıp hücum eden balığa karşı suda bir perde meydana getirirler. Bu suretle kayıp vermelerine rağmen, sürüyü bir ölçüde korumuş olurlar. Tam donanımlı takımlarda balığın bulunduğu yeri, derinliği tespit eden ve ekran üzerinde gösteren echo-sounder aleti mevcuttur. Bu tür aygıtların kullanılmadığını varsayarsak,hamsisürüleri gece ve gündüz, yerlerini üç şekilde belli ederler. 

Karadeniz balıkçılarının kullandığı tabirlerle bunlar:

- Kızartı (kızarıntı)
- Yağıntı
- Açıntı

diye adlandırılır.

Gündüzhamsisürüleri akışları sırasında büyük balıkların saldırısına uğrayıp denizde muazzam bir kitle meydana getirirler. Tonlarca balığın bu şekilde bir araya gelip sıkışması ve kabarması sonucu denizin üzerinde kırmızımsı kahverengi bir renk belirir. Deniz kuşlarının devamlı suya çakılmaları ve denizin rengi, balığın yerini belli eder. Buna kızartı veya kızarıntı denir.

Gece veya gündüzhamsisürüsü suyun üs tüne kabarıp oynağa kalkar. Suyun üstünde bu şekilde sıçramaları yağmurun denize yağması gibi görünür. Buna da yağıntı denir. Gece av sırasında teknede ayakla yere vurulduğu zaman suyun yüzeyine doğru yükselen sürü ürker ve bir anda yön değiştirir. Bu hareket sonucu denizde büyük bîr yakamoz meydana gelir ve deniz bir an için süt beyaz olur. Buna da açıntı denir.

Azak Denizi'nden Doğu Karadeniz ve Kafkasya sahillerine ekim ayında inenhamsisürüleri kışı sahile yakın, 100-150 metre veya daha derin çukurlarda (löngöz'lerde) geçirirler. Nisan ortasında havaların ısınmaya başlamasıyla beraber yumurta dökmek üzere tekrar Azak Denizi'ne dönüş yaparlar. En fazla dört yıl yaşayan hamsilerin Karadeniz'de üremeleri mayıstan ağustos sonuna, Marmara ve Akdeniz'de ise marttan hazirana kadar sürer. Bir dişihamsiortalama 40-50 bin yumurta döker.Hamsisürüsünün davranışı beslenme yöntemine göredir. Sürü ileriye doğru yüzdüğü takdirde öndekiler besini alır, arkadakiler aç kalır. Onun için bir süre sonra öndekiler iki yana dönüp sürünün gerisine giderler. Böylece hepsi sırayla beslenir. Bu yöntemin sonucunda sürü bir "damla" biçimini alır. Planktonlar yoğun olduğu zaman ise öndekiler yelpaze gibi açılır ve sürü "oval" bir şekil alır. Bu oval şeklin uzun ekseni ilerleme çizgisiyle dik bir açı teşkil eder. Sürünün yüzdüğü derinlik planktonun hareketine bağlıdır. Gündüzleri yüzeye çıkıp geceleri aşağıya inebilirler.

Hamsilerin ortalama boyları 12 cm.'dir. 18-20 cm.'e kadar olanlarına rastlanır. Kışın 100-150 metre derinliklerdeki löngöz'lere inebildikleri gibi yazın su yüzeyinden, 20 metreye kadar değişik derinliklerde yüzerler. Sıcak, ıhman ve soğukça olan bütün denizlerde bulunurlar. Yağlı ve çok lezzetli eti olan hamsinin ızgarası, tavası, buğulaması, haşlaması, içli tavası gibi kendine has çeşitli yemekleri yapılır. "Hamşur" ekmek denilen mısır unuyla pişirilmiş ekmeğin içine katılanhamsiparçaları ekmeğe ayrı bir lezzet verir.

Jeolojik devirlerde, Boğazların açılmasından sonra,hamsisürüleri Akdeniz'den Karadeniz'e doğru çıkış yapmış ve bu suları bünyelerine uygun bulup benimsemişlerdir. Hamsiler denizlerimizde yaşadıkları bölgenin etkisinde kalarak değişik şekillerde göçlerini yaparlar. En kesifhamsisürüleri Karadeniz'de bulunur. 

Yaşadıkları bölgelere göre de üç bölüme ayrılırlar:

1. Azak Denizi ile Doğu Karadeniz arasında yaşayan hamsiler
2. Batı Karadeniz hamsileri
3. Marmara'da yaşayan hamsiler

Aynı familyadan olmalarına rağmen boy ve göçleri açısından Doğu Karadeniz, Batı Karadeniz ve Marmara hamsileri birbirinden farklıdır.

1. Doğu Karadeniz Hamsisi

Azak Denizi'nden Samsun'a kadar inen deniz kuşağında yaşayan hamsiler ortalama 11 cm. boyunda olup Batı Karadeniz hamsilerinden biraz daha küçüktürler. En büyüklerinin boyu 15 cm.'dir. Burnu daha küt, gözleri daha büyük, kafası daha kısadır. Eylül sonlarında deniz sıcaklığı +10 dereceye indiğinde Azak Denizi'nden Doğu Karadeniz sularına doğru göçe başlarlar. Bu sırada yağlı ve çok lezzetlidirler. Bir yaşım tamamlamış olan bu sürüleri ekim ortasında daha yaşlı, iki-üç ve dört yaşında ve daha iri boyda olanlar takip eder. Doğu Karadeniz sahillerimizde ekimin ikinci haftasındahamsiavı sezonu açılır. Takımlar denize açılmadan önce kurbanlar kesilir, dualar okunur ve kurban kanı takımın ana ve yedek motoruna sürülür. Bu av için özel olarak hazırlanmış hamsinoz gözlü gırgır ağları bir kez daha elden geçirildikten sonra güneş batışından önce denize çıkılır. Av gece geç saatlere kadar devam eder. Fatsa Körfezi'nde yüzlerce teknenin av için gezmelerini ve balığa çıktıkları zaman gırgır ağlarını mola edişlerini seyretmeye doyum olmaz.

2. Batı Karadeniz Hamsisi

Sinop'tan, Trakya sahillerine ve îğne-ada'ya kadar olan bölgede yaşayan Batı Karadeniz hamsileri, Doğu Karadeniz hamsilerine oranla daha iridir. Boyları 18 cm'ye kadar ulaşır. Kasım ortalarından itibaren Trakya sahillerine ve Marmara'ya doğru göç ederler. Akış sırasında torik, palamut ve kofana gibi büyük balıklarhamsisürülerini İstanbul boğazına doğru sürerler. Boğaz mahallinde gırgır ağlarıyla avcılığı yapılan hamsilerin İstanbul Boğazı'na girdikten sonra da ığrıp, manyat ve tarlakoz ağlarıyla Sarıyer, Çubuklu, Bebek, Çengelköy ve Kireçburnu sahillerinde avı devam eder. Bu akış şubat ortalarına kadar sürer. Adalar civarı, Gemlik Körfezi, İzmit ve Bandırma'nın derin sularına çekilip kışı geçirirler. Bu devre içinde aynı sulara giren ve kışlayan orkinos balıklarına da yem olurlar. Nisan sonlarında derin suları terk edip İstanbul Boğazı'ndan geçerek tekrar Karadeniz'e yumurta dökmek üzere akış yaparlar. Su seviyesinden 20 metre kadar derinliklere yumurta dökmeleri mayıs-eylül ayları arasındadır.

3. Marmara Hamsisi

Marmara'ya yerleşmiş olan buhamsisürüleri göç etmezler. Batı ve Doğu Karadeniz hamsilerine oranla daha küçüktürler. Kışın Gemlik, Bandırma ve İmralı açıklarında gırgır ağlarıyla avları yapılır. Zaman zaman yaz ortasında sardalya sürülerine de karışırlar. Hamsinin oltayla avı yapılmamasına rağmen Boğaz'da tesadüfen çok ince ve küçük çapari takımına atladıkları olur. Şayet olta takımı yapılması gerekiyorsa parlak beyaz iğne yerine sinek iğneyle ve beyaz tüyle çapari hazırlanırsa daha iyi sonuç alınabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder